En Erken Kaç Yaşında Hakim Olunur? Bir Hayalin Peşinden Koşan İki Yürek
Bir zamanlar, uzak bir kasabada, hayatını adaletin peşinden sürükleyen iki genç vardı. Biri, hayatta her şeyi çözmeye çalışan, dünyayı daha iyi bir yer yapma hayaliyle dolu, analitik zekâya sahip bir adamdı. Diğeri ise kalbinin derinliklerinden gelen empatiyle, insanları anlamak ve onlara yardım etmek isteyen bir kadındı. İkisi de, hakim olma hayaliyle yanıyorlardı, ancak yolları çok farklıydı.
Berk, her zaman çözüm odaklıydı. Çocukluğundan beri, sorunları analiz etme ve adaletin nasıl sağlanacağı üzerine kafa yormak en büyük tutkusuydu. Gelişen yaşantısının her anında, bir problem gördüğünde, o problemi çözme arzusuyla hareket ediyordu. Hukuk, onun için sadece bir meslek değil, dünyanın karmaşık düzenini çözmeye çalıştığı bir yolculuktu. Üniversiteyi kazandığında, henüz 19 yaşındaydı. Çevresi, onun genç yaşta bu kadar büyük bir sorumluluğu alacak kadar olgun olamayacağını düşündü, ama Berk kendi yolunda kararlıydı. Hedefi belliydi: en erken yaşta hakim olacaktı.
Berk, yalnızca 24 yaşında hukuk fakültesinden mezun oldu. Genç yaşına rağmen pek çok kez girdiği sınavlarda gösterdiği başarılar onu kısa sürede tanınan bir figür haline getirdi. Ancak, gerçek sınavı henüz gelmemişti. 26 yaşında hakimlik sınavını kazandı, ama bu, onun hayatındaki en zorlu sınavdı. Gelişen toplumsal baskılar ve sert rekabetin arasında, Berk’in bu yaştaki birinin hakim olması herkesi şaşırtmıştı. Zihninde hep şunu düşünüyordu: “Herkesin yaşadığı zorlukları çözebilmek için ben ne kadar erken başlarsam, o kadar etkili olabilirim.”
Günler geçtikçe, Berk’in stratejik yaklaşımı ve çözüm odaklı yaklaşımı mesleğini şekillendiriyordu. Ancak bir gün, karşısına Esra çıktı.
Esra, Berk’in tam tersiydi. İhtiyaç duyduğu çözümü değil, çözümün arkasındaki insanı görebilen bir kadındı. Hukuk fakültesinin ilk yıllarında, ne zaman zorlu bir dava ile karşılaşsa, hep adaletin ötesinde, insanların içinde bulunduğu durumları anlamaya çalışıyordu. Empatinin gücüne inanıyordu ve her bir duruşma, onun için sadece bir karar değil, insanların hayatlarına dokunma fırsatıydu. Esra, henüz 24 yaşında, hukuk eğitimine başladığında, yaşının gerektirdiği sorgulamaları sıkça yaşasa da, her zaman doğru bildiği yolda ilerledi.
Berk ve Esra’nın yolları, bir dava nedeniyle kesişti. Esra, bir davada Berk’in karşısındaydı. Berk çözüm odaklı yaklaşımıyla duruşmanın teknik yönünü çok iyi savunsa da, Esra daha farklı bir yaklaşım sergiliyordu. O, davadaki mağdurun gözlerindeki umutsuzluğu görüyordu. Sonunda, Esra’nın empatiyle yaklaşımı ve insanlara dair derin içgörüleri, davanın gidişatını değiştirdi. Berk’in yaklaşımının doğru olduğuna dair hiç şüphesi yoktu, ama Esra’nın yargıya kattığı insani dokunuş ona yeni bir bakış açısı kazandırdı.
Birbirlerinin mesleklerine ve hayatlarına olan saygılarını artırdılar. Berk, çözüm odaklı düşüncelerini bir adım öteye taşıyarak, insanları daha yakından anlamaya başladı. Esra ise, hukukta bazen sert ve net olmanın gerektiğini kabul ederek daha stratejik bir yaklaşım benimsemeye başladı. Ancak ikisi de aynı hedefi paylaşıyorlardı: Adaletin sağlanması.
Berk, 27 yaşında hakimdi. Esra ise onunla aynı yıl, 25 yaşında hakimlik sınavını geçti. Yaşları çok gençti belki ama bu ikisinin hayal ettikleri dünyayı kurmaya başlamaları için hiçbir engel yoktu. Hızla geçen yıllarda, birbirlerinin yolculuklarına dokunmuş, yargıyı sadece kanunlardan değil, duygulardan da şekillendirmeyi öğrenmişlerdi.
Ve şimdi, sorumuz şudur: En erken kaç yaşında hakim olunur? 26, 27, 28… Belki de yaş, gerçek adaletin ve insan anlayışının peşinden gitmek için sadece bir sayıydı. Berk ve Esra, yaşın sadece bir ölçü olduğunu ve adaletin kalp ve zihinle birleştirilmesi gerektiğini fark etmişlerdi.
Peki, sizce hakimlik için en erken yaş hangisi olmalı? Birinin genç yaşta bir meslek edinmesi, ona bir üstünlük kazandırır mı, yoksa tecrübe her şeyin önündedir? Yorumlarınızı paylaşarak bu soruyu birlikte tartışalım!